Çin’den Yapılan İthalat Süreçlerinde En Sık Tekrarlanan 10 Hata

Çinli tedarikçilerin ürünlerinin ucuz, çeşitli ve kolayca ulaşılabilir olması diğer ülkelerde de olduğu gibi Çin’in ülkemiz için vargeçilmez bir tedarikçi olmasına neden oldu. Bununla birlikte Çin’den yapılan ithalatların boyutu yıllar boyunca katlanarak arttı ve şu an Çin ürünleri Türkiye’nin tüm sanayi kollarını domine ediyor durumda.

Çin’den yapılan ithalatların hacmi artarken tabii ki yaşanan sorunlar da bir o kadar arttı. GlocLink olarak müşterilerimizin Çin’deki satın alma süreçlerini yönetirken doğal olarak birçok farklı sorunu çözdük ve bu sorunların temelinde yatan hataları analiz ettik.

Bu yazımızda Çin’den satın alma yaparken özellikle ülkemizde şirketlerin tekrarladığı sorunları sizin için derledik. Dileriz ki bu yazımız da sizin daha iyi ve sağlam bir ithalat sürecini kurgulamanıza yardımcı olur.

1. İlk teklifi veren tedarikçiyle anlaşmak

Ne yazık ki ülkemizde çoğu şirket eğer ürün fiyatı uygunsa ulaştıkları ilk tedarikçi ile anlaşıyor. Şirketlerin tedarikçi bulmak için çok az zaman harcaması piyasadaki normları ve trendleri kavramasını engelliyor. Aynı şekilde, sadece Google, Bing veya tanıdık vasıtasıyla bulunan Çinli şirketler de aslında üreticiden ziyade aracı olduğu için firmaların isteklerini çok fazla önemsemiyor. Bu şekilde çok hızlı bir anlaşma sürecinden sonra kimi zaman ürün gönderilmiyor, gecikme yaşanıyor, hatalı ürün geliyor ve Türk şirketleri mağdur oluyor.

2.Türkiye’deki vergileri oranlarını hesaplamamak

Türkiye menşeli firmalar çoğu zaman Türkiye’deki vergi oranlarını hiç hesaplamadan sadece iki ürünün fiyatını karşılaştırdığı için sıra ürünü gümrükten çekmeye gelince büyük bir hüsrana uğrayabiliyorlar. Daha tedarikçi aramaya başlamadan önce yapılması gereken ilk adım vergilerin hesaplanarak bir hedef fiyat aralığı çıkarmaktır. Tedarikçilerle de pazarlık bu fiyat aralığı baz alınarak yapılmalıdır.

3. Üretici belge ve sertifikalarını sorgulamamak

Türkiye menşeli firmalar çoğu zaman Türkiye’deki vergi oranlarını hiç hesaplamadan sadece iki ürünün fiyatını karşılaştırdığı için sıra ürünü gümrükten çekmeye gelince büyük bir hüsrana uğrayabiliyorlar. Daha tedarikçi aramaya başlamadan önce yapılması gereken ilk adım vergilerin hesaplanarak bir hedef fiyat aralığı çıkarmaktır. Tedarikçilerle de pazarlık bu fiyat aralığı baz alınarak yapılmalıdır.

4. Tedarikçilerin bilgilerini doğrulamamak

Türkiye menşeli firmalar çoğu zaman Türkiye’deki vergi oranlarını hiç hesaplamadan sadece iki ürünün fiyatını karşılaştırdığı için sıra ürünü gümrükten çekmeye gelince büyük bir hüsrana uğrayabiliyorlar. Daha tedarikçi aramaya başlamadan önce yapılması gereken ilk adım vergilerin hesaplanarak bir hedef fiyat aralığı çıkarmaktır. Tedarikçilerle de pazarlık bu fiyat aralığı baz alınarak yapılmalıdır.

5. Fiyat - Kalite bağlantısını gözardı etmek

Çin pazarında fiyat ve kalite arasında doğrudan bir oran vardır. Dolayısıyla ne ödüyorsanız onun karşılığını alırsınız. Piyasadaki en ucuz ürünü alıyorsanız, muhtemelen en kalitesiz ürünü alıyorsunuzdur.

6. İletişimde belirsiz olmak

Çin’de satıcılarla konuşurken, eğer Çince bilmiyorsanız, iletişimde sıkıntı yaşamanız da olasıdır. Bunun yanında kültür farklılığı da iletişimi kimi zaman tam bir bilmeceye çevirebilir. Çinli muhatapınızla görüşürken isteklerinizin açık ve net olarak anlaşıldığından emin olun ve bunun konfirmasyonunu alın. Mesela ürün için CIF fiyat istediyseniz, satıcıya tekrar ve tekrar bunu sorun. İstediğiniz tüm koşulları listeleyin ve tedarikçiden bunları onaylamasını isteyin.

7. Yükleme öncesi ürün kontrolünün yapılmaması

Ürün limanda gönderime çıkarılmadan önce GlocLink Danışmanlık gibi danışmanlık firmalarından hizmet alarak ürünün yükleme öncesi kontrolünü yaptırın. Ürünlerde yaşanan sıkıntıların çok büyük bir kısmı yükleme öncesi kontrollerde önlenebilir

8. Sözleşme imzalanmaması

Yine kötü bir iş geleneği olarak çoğu Türkiye firması ithalat sürecinde üretici ile bir sözleşme imzalamıyor ve aldıkları tekliflere ürünlerin birçok niteliğini şart koşmuyor. Bu durumda da yanlış veya hatalı ürün gelse bile alıcı karşı tarafa itiraz etme hakkını elde edemiyor. Satın alma süreçlerinin tamamında karşı taraflı yazılı bir sözleşme yapılması ve ürün şartlarının iki taraf tarafından da yazılı olarak onaylanması uzun süreli bir ortaklık ve sağlıklı bir ticaret süreci için elzemdir.

9. Teklif geçerlilik tarihinin kısa tutulması

Birçok firmanın yaşadığı sıkıntıların arasında Çinli firmanın üretim aşamasında fiyatları arttırarak alıcıyı mağdur etmesi gelmektedir. Bunun çözümü aslında teklif geçerlilik tarihinin en az 90 gün olarak satıcı ile konuşarak revize edilmesidir. Eğer satıcı buna yanaşmıyorsa alıcı teklif kabul ettikten sonra fiyatı tekrar arttırma olasılığı bulunmaktadır.

10. Çin’de önemli gün ve haftalara dikkat edilmemesi

Birçok firmanın yaşadığı sıkıntıların arasında Çinli firmanın üretim aşamasında fiyatları arttırarak alıcıyı mağdur etmesi gelmektedir. Bunun çözümü aslında teklif geçerlilik tarihinin en az 90 gün olarak satıcı ile konuşarak revize edilmesidir. Eğer satıcı buna yanaşmıyorsa alıcı teklif kabul ettikten sonra fiyatı tekrar arttırma olasılığı bulunmaktadır.

Sonuç

Özellikle endüstriyel üretimlerde tedarik zincirleri kritik bir öneme sahip olduğu için ithalat süreçlerinin özen ve dikkatle yönetilmesi gerekiyor. Çin'den yapılacak tüm ithalatların GlocLink Danışmanlık gibi profesyonel, Çince bilen, Çin'de bulunan ve Çin pazarını tanıyan firmalarla yapılması ithalatçı şirketler için büyük bir avantaj sağlayacaktır.

 

TOP